Dün rüyamda ortaçağ'da yaşıyordum. Prensler, prensesler, krallar, kraliçeler, şovalyeler, uşaklar; kısacası klasik ortaçağ sarayında yaşayabilecek herkes vardı. Kalelerle kaplı bir şatoda yaşıyordum. Ben de ortaçağ mensubuydum ama 20. yüzyılda ve 2000'li yıllarda yaşadıklarım da aklımdaydı. Yine de ortaçağ'daydım işte... Çok güzel bahçelerimiz vardı. Fakat kale dışında yaşamaya karar veren herkes bir daha uğramıyordu. Saray'da çok huzurlu yaşadığımız için dışarı çıkmaya pek gerek görmüyorduk, fakat bu olayın nedenini merak edip dışarı bakmaya karar verdik hep birlikte... Bir baktık; arabalar geçiyor, uçaklar geçiyor, teknoloji ilerlemiş, zaman ilerlemiş, insanların kıyafetleri değişmiş, etraf kalabalıklaşmış. Meğer dışarıda zaman normal vaktinde ilerlerken, şatomuzda zaman adeta durmuş, zaman kavramını bilmeden yaşıyormuşuz. Yani örnek gösterecek olursam, dışarıda 100 yıl geçerken biz ölümsüzlük kazanmış gibi o asırı bir günde yaşıyormuşuz ama zaman bilincimiz olmadığı için anlamıyormuşuz.